Ehl-i Beyt

Ana Sayfa Allah (c.c), Genel 6 Ocak 2024 224 Görüntüleme

Kıtalara göre halklarda tevhit inancının eserleri

Bu Makale Yazar Ali Rıza Akbulut (Kaimi) tarafından yazılmıştır.

Kur'an'da adları geçen üç ana kitap ehli (Yahudilik, Hristiyanlık ve Mecusilik) haricindeki İslam öncesinde kalan veya öncesine dayanan başlıca tenzihe dayalı Tek Tanrılı inançlar ve bölgeleri ki, Arapça'da İslam'dan önce Sabii adıyla nitelenen bir fırka olmasa da, Sadr-ı İslam döneminde Sabiî kelimesi putperestlikten dönenler için Cahiliyye Araplarınca tahkir etmek adına "meyledip tesir altında kalmış" anlamında kullanıldığını belirtmek gerekir.


Bu Makale Yazar Ali Rıza Akbulut (Kaimi) tarafından yazılmıştır.

Kur’an’da adları geçen üç ana kitap ehli (Yahudilik, Hristiyanlık ve Mecusilik) haricindeki İslam öncesinde kalan veya öncesine dayanan başlıca tenzihe dayalı Tek Tanrılı inançlar ve bölgeleri ki, Arapça’da İslam’dan önce Sabii adıyla nitelenen bir fırka olmasa da, Sadr-ı İslam döneminde Sabiî kelimesi putperestlikten dönenler için Cahiliyye Araplarınca tahkir etmek adına “meyledip tesir altında kalmış” anlamında kullanıldığını belirtmek gerekir. Bu türden nakiller ve şerhleri, Usul-ü Kâfî’de de mevcuttur. Bazı müstenet yorumlara göre bu sayacağımız gruplar Sabiilerden sayılır ve Şia fıkhındaki Ehl-i Kitap hükmündeki “men lehu şubhetu kitab”, yani kitabı olduğunda kuşkulanılanlar kapsamına girer.

Afrika
1-Kamerun
Kamerun’da yaşayan, fakat Nijerya ve Afrika boynuzu bölgelerinden oraya göçmüş nefis tezkiyesine ve atalara saygıya inanan Tikar halkının Tek Tanrılı “yaratıcı Nyuy” inancı ve doksan alt kabileden oluşan Bamileke kabilesinin aynı tek Tanrı’ya “Si” demesi

2-Nijerya
Nijerya’nın güneydoğu bölgesindeki İgbo halkının tevhit kökenli, fakat puperestliğe dönüşmüş Odinani adlı inancı ki, Chukwu, yani “her şeye kadir olan” anlamındaki isimle evrenin tek bir yaratıcısı bulunduğunu, onun insansı özellikler taşımadığını kabul eden bir inançtır. (Nijeryalı Hristiyanlar da Allah için bu ismi kullanır)

3-Afrika boynuzu
Somali, Kenya ve Etiyopya’da yaşayan Kûşî dilliler ve Oromo halklarının bölgeye gelişi bilim adamlarına ve tarihçilere göre M. Ö. 2200’den daha eski olan tek Tanrılı “Waaq” (tek ilah) inancı ve “ayana” adını verdikleri melek özelliklerini taşıyan ruhsal varlıkları onun temsilcisi bilmeleri. Sistematik ahlâkî, manevi ve ibâdi kuralları olan bu inanç sistemi, tek ilah olan yaratıcı Waaqa’nın kendilerine kutsal bir kitap göndermiş olduğunu, fakat bu kitabın bir inek tarafından yiyildiğini iddia ederler. Bu Buhari ve diğer kaynaklardaki keçi yedi rivayetlerine benzer bir anlatıdır. (Somalili ve Oromo asıllı Müslüman ve Hristiyanlar da Allah için bu ismi kullanır)

4-Namibya
“Yüce ve güçlü” anlamındaki Mukuru adında tek bir Tanrı’ya evrenin yaratıcısı ve yöneticisi olarak inanan, ona tapan atalarını kendileriyle onun arasında vasıta olarak gören Namibyalı Himba ve Herero halkı

Asya
1-Çin

Çin’deki Shangdi (“ilk/asıl Tanrı”) veya Tián (Gök Tanrı) adındaki önceden putların yanında gerçek yaratıcı, bağımsız üst Tanrı ve göklerin hâkimi olarak bilinen ilahı tek Tanrı olarak ilan eden ve diğer ilahlar hakkında İbrahimi dinlerdeki melek ve cin vasfıyla özdeş vasıflar ortaya koyan, onların hepsinin o tek Tanrı’nın iradesine boyun eğmiş olduğuna, Shangdi lakaplı Tián’ın yanında bir tanrılık vasıflarının bulunmadığına, sadece onun iradesini uygulamakla görevli olduklarına inanan Mo Zi/Mo Di (M. Ö. 490/470-391/381) adındaki bilgenin kurduğu Mohizm tevhit inancı. Bu yazarın ahlâkî ve toplumsal ilkeleri birçok Çinli akademisyene göre bütün diğer filozoflarınkinden daha sağlam ve prensipli olmuştur. “Gök Tanrı’nın iradesi” ve “Mozi kitabı” adında, içerisinde tevhidi konuları vurguladığı ve İslâmî ve Şii öğretilerine ve imam Ali’nin adaletine çok benzeyen içerikleri barındıran eserleri vardır. Onun inancına yakın geleneksel Çin tektanrıcılığı, 19. Yüzyılda Çin’in Guangdon eyaletinde popüler ve yaygın hâle gelmiştir. Milattan önce ikinci asırda büyük ölçüde terkedilen Mohizm inancında vahiy inancının bir örneği gibi, insansı özelliklerden soyut olan Tián’ın kriz dönemlerinde uyarılarda bulunmak için seçkin kimselere konuşan ruh elçileri gönderdiğine de değinmek gerekir.

2-Türkistan ve Moğolistan
Eski Türklerdeki Tengri inancı ile ilgili bazı Bizans ve Yunan kaynakları Türklerde tevhit akımının bulunduğunu gösteriyor. Tengri kelimesi Tanrı ve Gök anlamlarına geldiği için, bazı kaynaklar Kök Tengri’yi “Gök Tanrı” olarak, bazı kaynaklardaki diğer Tanrı tabirlerini Gök olarak çevirip onları göksel tinler (semâvi ruhlar/melekler) olarak addederler. Gök Tanrı eski Türklerde insanların veya hayvanların özelliklerine sahip değildir ve evlenmez. Ona ruhsal özelliklerin verilmesi ve putperestlik Türkler arasında daha çok Moğol bölgesinde yaygındı ve Moğollarla Türklerin inancının putperestliğe evrilmesi, putperest Yakut halkının etkisiyle başlamıştır. Eski Türklerde bazı tevhidi gelenekler mevcut olmuştur. Bunlar kurban kesme, domuzu beslemenin ve yemenin yasaklığı, zina ve homoseksüelliğin ağır şekilde cezalandırılması, kasten öldürmeye kısas uygulanmasıdır. Yine eski Türk destanlarındaki ilk insan çifti Törüngey ve Ece’nin vesvese etkisiyle yasak ağaçtan yemesi Hz. Adem ve Havva anlatısına, Nama’nın taşkın olayı ise Nuh tufanına benzer.

3-Hindistan
Hinduizm’deki, Tanrı’nın mutlak manada tekliğini vurgulayan, tevhidi akım olduğu M. Ö. 7. asırdan beri o zamandan kalan dini eserlerinde belgeli olan Nyaya fırkası ki, Tanrı’yı İşvara, yani “en iyi özelliklere sahip olan Rab” olarak niteleyen tevhidi akımdır. M. Ö. Birinci bin yılda, bazı eski Hint felsefecilerinin bu Tanrı’yı ezeli, mutlak kudret sahibi, her şeyi bilen ve her şeyin yaratıcısı olarak nitelemelerinden dolayı günümüzde Hinduizm’de tanınmış en az beş tevhit ilkeli fırka vardır. Bunların bazısı, İbrahimi tevhitteki gibi Allah’ı cisimden münezzeh bilir. Nyaya fırkasının tevhidi vurgulayan ilk kitabı M. Ö. 7. Asra aittir. Hz. Yusuf’un (a.s) Mısır’daki zindan arkadaşlarına olan sözü gibi, bu eser ve aynı esere istinat eden sonraki yazılar, Hindular’ın ilah olarak gördükleri varlıkların sadece isimlerden ibaret olduğunu, ilah olarak sadece ezeli, yaratılmamış ve noksan sıfatlardan münezzeh yaratıcının kabul edilebileceğini dile getirmektedir. Cabir-i Cufi, imam Bakır’dan naklettiği İmam Ali’nin (a.s) ilahi kitaplar ve kavimlerdeki isimleri hutbesinin şerhinde, Hint halkının yanında Hz. Muhammed (s.a.a) ve Ali’nin (a.s) müjdelerinin yer aldığı kitaplar olduğunu belirtir. Nitekim Hindu metinlerinde ve ilk çağlardaki Hindu büyüklerinin sözlerinde, Hz. Muhammed’in (s.a.a) kendi adı olarak Mahamada, adının karşılığıyla Naraşangsa, yani övülmüş ve lakap olarak Antim Rişi, yani Ahirzamanın mukaddesi gibi isimlerle geçtiği bilinir.

Avrupa
1-Yunanistan
Yunanistan’daki adına yemin edilen ve putsuz tapınağı bulunan Agnostos Theos (bilinmeyen Tanrı) inancı, Sokrates öncesi Kolofonlu filozof Ksenofanes’in (M.Ö. 580-478), Tanrı’yı tek olarak niteleyen ve melek rolünde tanrısal varlıklara inanan Sokrates’in ve yaratıcının tek, bilge ve kudretli olduğunu ve putların yaratıcı olmadığını söyleyen Aristo’nun tevhidi belirtmesi. Bunlar Tanrı’yı cisimsiz, başlangıçsız, hareketsiz, değişimsiz ve mükemmel olarak bilirlerdi. Metafizik kitabının aksine, Ethologia kitabı Aristo’ya değil, vahdet-i vücudcu olan Plotinus’a aittir. Hristiyan anlatılarına ve ibn-i Abbas ile İmam Ali’nin (a.s) Resul-ü Ekrem’den (s.a.a) nakline göre İzmir’deki antik Efes halkından olan Ashab-ı Kehf, hiç kuşkusuz Hristiyanlığın yanısıra, dilini kullandıkları eski Yunanlıların arasındaki tevhide yönelişleri biliyorlardı. Bunun teyidi için, tevhidi ilk kez onların arasında dile getiren Ksenofanes’in İzmir’deki antik Kolofon şehrinden oluşu ve oradan düşünceleri sebebiyle sürgün edilmesi nedeniyle ülkeleri dolaşması gösterilebilir. Belirtelim ki, Ashab-ı Kehf’in Hz. Îsa’dan evvel oluşu, rivayetin Şafii alimi Salebî’nin kitabındaki ifadesidir. O versiyonda zamanlama ve isimlerle ilgili Şii kaynaklarındaki anlatıda geçmeyen başka eklemeler de yapılmıştır. Putperestliği kınayan “Atların ilahları bulunsaydı, onlar da atlara benzeyecekti” sözü Kolofonlu Ksenofanes’e aittir. Ashab-ı Kehf’in 14-16 ayetlerindeki diyalogu gerçekte Ksenofanes gibilerinin tevhit vurgusunun onlara ulaştığına bir atıftır.

2-İtalya ve Helenler
Plotinos’un “Tò Ev”, yani “Bir olan” olarak adlandırdığı, görünmez, değişime uğramayan, her yeri kuşatan tek Tanrı inancı.

3-Latinler
Eski Latinlerde adına heykel yapılmayan, adaklar sunulan ve savaş ve afetlerde yardıma çağrılan “Si Deus Si Dea Sacr”, yani “erkekliği veya dişiliği olmayan ilahi varlık” inancı.

Amerika
1-Meksika
Ayrıca İslam’ın o zamanlar erişmediği Azteklilerinin bazısı ve Kolumb öncesi yerlilere insan kurban etmeyi yasaklayan kral Nezahual Coyotl’un (oruç tutan Coyotl) mensup olduğu, eski geleneklere dayanan, değişmeyen, cisim olmayan, putu bulunmayan evrenin yaratıcısı ve yöneticisi, Tloque Nahuaqe (“her yerin Rabbi”) inancı. Oruç tutan Coyotl, bu Tanrı için dokuz katlı bir tapınak inşa etmiş, onu tek Tanrı ilan ederek, memurlarının çoğusu pagan olduğundan, onlara insan kurban etmeyi terk etme şartıyla özgürlük tanıdı. Bu kral, halkına mimarlık, sanat, edebiyat ve tarım gibi alanlarda büyük ilerlemeler kaydettirmiştir. Kendi döneminin tevhit içerikli kitaplarındaki anlatılarda Hz. Süleyman ve cinlere hakimiyetine benzer motifler olduğu bilinir.

Kaynaklar:

1-shiastudies.com’daki Heme Çîz derbâre-i Sâbiân makalesi
2-ibn-i Hişâm, es-Sîretü’n-Nebeviyye, Beyrût, Dâru’t-Turâs il-Arabî, 1415 Kamerî baskısı, c. 1 s. 386
3-İsmâil ibn-i Kesîr, es-Sîretü’n-Nebeviyye, Mustafa Abdülvidâd’ın tahkikiyle, Beyrut, Dâr ül-Fikr, Kamerî 1411 baskısı, c. 1 s. 61
4-Ravzatü’l-Kâfî, c. 8, s. 322’deki sahih hadiste de, Arap bir kadının Peygamber’i (s.a.a) ve ashabını Sâbiî lakabıyla nitelediği geçer, Meşhed’li muhakkık Hamîd Ajyer’in Behişt-i Kâfî adındaki çevirisinde kelimenin şerhi olarak: “Araplar kendi dinlerini bırakıp başka dine girenlere Sabiî diyorlardı” ifadesi yer alır.
5-Bihâr ul-Envâr, c. 35, s. 45, Meâni’l-Ahbâr’dan naklen Câbir’in şerhiyle birlikte.
6-Crandall, David P. (2000). The Place of Stunted Ironwood Trees: A Year in the Lives of the Cattle-Herding Himba of Namibia. New York: Continuum International Publishing Group Inc. pp. 47. ISBN 0-8264-1270-X.
7-Ikenga International Journal of African Studies. Institute of African Studies, University of Nigeria. 1972. p. 103. Retrieved 26 July 2013.
8-https://www.worldcat.org/issn/0031-8221
9-https://en.m.wikipedia.org/wiki/Monotheism#cite_ref-51
10-The spelling Tengrism is found in the 1960s, e.g. Bergounioux (ed.), Primitive and prehistoric religions, Volume 140, Hawthorn Books, 1966, p. 80.
11-McKirahan, Richard D. “Xenophanes of Colophon. Philosophy Before Socrates. Indianapolis: Hackett Publishing Company, 1994. 61. Print.
12-^ Diels-Kranz, Die Fragmente der Vorsokratiker, Xenophanes frr. 15-16.
13-Osborne, Catherine. “Chapter 4.” Presocratic Philosophy: A Very Short Introduction. Oxford UP. 62. Print.
14-Delmonico, N. (2004). “The History Of Indic Monotheism And Modern Chaitanya Vaishnavism”. The Hare Krishna Movement: The Postcharismatic Fate of a Religious Transplant. ISBN 978-0-231-12256-6. Retrieved 2008-04-12.
15-William H. Prescott: History of the Conquest of Mexico. J. B. Lippincott Company, Paris 1904, S. 208.

Yorumlar

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

İlginizi çekebilir

Cuma Günü Amelleri

Cuma Günü Amelleri

Tema Tasarım | Ozakajans.com